14 Kasım 2012 Çarşamba

Türban

   Türban

Toplum anlayışı insanların anlayışının bir bütünü. Çünkü insanların birlikteliği, bir toplumu; düşünceleri ise toplum anlayışını oluşturuyor. Kimi kez insan kendi yarattığının kölesi durumuna düşüyor bilmeden ya da yöntemine uyularak düşürülüyor.
Kadınlar toplumla daha barışık, kadın ve toplum bir bütün aslında. Çünkü kadın daha duygusal...  Oysa toplum kuralları kadına karşı… Sanki kadın yok gibi. Sanki kadın bu toplumun eşyası gibi. Çünkü kararları erkekler alıyor, uyması gereken ise kadınlar oluyor.  Yapılan hizmet ve alınan kararlar kadınların rahatı içinmiş gibi yapılıp kadının desteği alınıyor ancak kadın kullanılıyor. Oysa erkeğin yaptığı her başarılı işte destekçisi genelde kadın değil mi?
İşte son derece gereksiz oyunlardan bir tanesi türban…
Öyle bir sunuluyor ki konuştukça önemi arttırılıyor. Oysa amaç belli, yol belli. Kural belli, kuralları koyan belli... 
Her şeyden önce insan hakları var. Türban kadının kendi isteği ile değil, erkeği memnun etmek için ya da baskı sonucu takılıyorsa kadının insan hakları yok ediliyor demek. Ve kadın buna karşı olmalı.
Yok eğer kendi iç özgürlüğüne bağlı olarak tercihen takıyorsa saygı duymak gerek.
Eğer türban bir siyasi simge olarak takılıyorsa bunu da tartışmak gerek.
 Kadın siyasi düşüncesini taktığı türbanla apaçık duruma getiriyor. Peki aynı siyasi düşünceyi taşıyan erkeğin türbanı nerede? Görünmeyen türban daha tehlikeli değil mi? Beyinlerdeki mayın gibi... Düşünce aynıysa ve türban düşüncenin simgesi ise erkekte taksın türbanı. Yok eğer türban, kadına baktığında günah düşünceleri uyanmasın diye erkeği korumaksa kadın savunsun hakkını. Bir saç telinin görünmesi günahsa eğer, yanacak Cehennem’de bütün erkekler!
   Türban kadının seçimi deniyor da kadın türbanı nasıl seçiyor? Neyin doğru neyin yanlış olduğunu henüz anlayamadığı ilkokul yıllarında başları kapatılan çocuklar neyin seçimini yapabilir ki?..  9-13 yaşları arasında çocuklar hangi hür iradeyle bunu isteyebilirler? Hatta bazen 5 yaşında bile başı ailesi tarafından sarmalanmış bebeler var. Daha küçücük yaşında, hiçbir şeyin farkında olmadığı dönemlerde kapatılıyor başları. Genellikle genç kızlar ve çocuklar,  çevresi ve ailesi tarafından yapılan baskı nedeniyle, başını kapamadığında dışlanma korkusu ile, saçın görünmesinin günah olduğunun söylenmesi ve saçı görünürse Cehennem’de yanacağı korkusunun oluşturulması ile başlarını paket gibi sarmalıyorlar. Çocukların etrafında bulunan tüm kadınların başlarının kapalı olması da psikolojik olarak onların kapanmayı kabullenmesini sağlıyor. Bu kabullenişi zamanla içselleştiriyor ve sonuçta bunu savunur hale geliyor. Kapanmanın nedeni ve nasılı Kurân-ı Kerim’de… Örtünme ile ilgili Araf suresi âyet 26’da belirtilmiş: ‘Ey ademoğulları, size çirkin yerlerinizi örtecek kadar giysi indirdik. Takva (iman) elbisesi daha hayırlıdır.’ demektedir. ‘Ey ademoğulları her mescide gidişinizde ziynetli elbiseler giyinin. Yiyin için ama israf etmeyin.’
Azhap suresi ayet 59: ‘Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına bir ihtiyaç için dışarı çıktıklarında örtülerini üzerlerine almalarını söyle. Onların tanınmaması ve incitilmemesi için daha hayırlıdır.’
Nur suresi, âyet 60: ‘Bir nikâh ümidi beslemeyen çocuktan kesilmiş kadınların ziynetlerini göstermeksizin dış elbiselerini çıkarmalarında kendilerine bir vebal yoktur.’
Nur suresi, âyet 31: “Mümin kadınlara söyle, gözlerini korusunlar, namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere ziynetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini yakalarının üstlerine örtsünler.  Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, erkek kardeşleri ve onların oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları ellerinin altında bulunan, erkeklerden kadına ihtiyacı kalmamış hizmetçiler, henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gözlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar.’
Ayetteki ziynet nedir? Yoruma göre değişir.
Başın değil, aslında düşüncelerin kapalı olmamasıdır önemli olan. İnanan, inandığı için kapansın. Farklı amaçla ya da birilerine hoş görünmek için değil. İdeolojik simge durumuna gelmesidir aslında insanı rahatsız eden. Yoksa anneanemiz gibi, mahalledeki teyze gibi bağlayabilir bağlayan eğer amaç siyasi simge değil, iş bulmak için değil, birilerine hoş görünmek için değil inandığı için ise eğer.

       Acaba türbanı gençler aralarında moda haline mi getiriyor diye düşünüyorum bazen. Çünkü kabarık saç modeli gibi eşarbın içine bir şey koyup yükseltiyorlar başlarını, kabarık baş haline getiriyorlar. Daha çok dikkat çekiyor üstelik. Hele alınmış kaşlar, sürme çekilmiş gözler, dar pantolon, streç bir bluz ya da tişört üzerine baş bağlama hangi inanışın simgesi sorası geliyor insanın.    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder